ARICILIK

Arıcılık köyümüzde en verimli sahalardan birini teşkil etmektedir. Aslında köyümüzde arıcılık geleneksel olarak, yani kara kovan arıcılığı olarak çok esikiden beri yapılmaktaymış. En fazla arı kovanı olanlar "köse" lakaplı Mehmet Şanver ve "yemenin oğlu" lakaplı Mevlüt Kılıçtaş`ın oldukça fazla arı kovanları bulunmaktaymış. Ancak önceleri bal ürünün pazarı bilinmediğinden arıcılığın ekonomik değeri anlaşılamamıştır.Özellikle 1970`lerden sonra arıcılıkta önemli gelişmeler olmuştur. Köyümüze ilk defa fenni kovan, ozaman için Ziraat Tekniksyeni olarak çalışan Mustafa Şanal`ın teşvikiyle Saatçi İhsan Şanal tarafından getirilmiştir. Bundan sonra artık kara kovan peteğinin yerini fenni petek almaya başlamıştır. 1970 ve 1980 yılları arasında önemli miktarda bal üretilmiştir. Ancak 1980 yılında özellikle Erzincan bölgesine diğer illerden gelen seyyar arıcıların getirdiği varova hastalığı nedeniyle arıcıların önemli kayıpları olmuş ve köydeki arı kovanı sayısı hemen hemen yarıya kadar inmiştir. Bir çok ailenin kovan sayısı ise %70 oranında azalmıştır. Bu gün için kovan sayısı 1970`li yıllara yaklaşsada verimlilikte o dönemin yakalanması oldukça zor görünmektedir. 1970`li yıllarda bir petekten ortalama 30-35 kg verim alınmaktayken bu gün bu rakam 15-20 kg arasında seyretmektedir. Bunun sebebi arılarda görülen hastalık olmakla birlikte mera hayvancılığında görülen değişmenin de etkisi olduğu söylenmektedir. Çünkü önceden köyün merası periyodik olarak otlatılmaktaydı. Yani belirli dönemde Tuzla mıntıkası belirli dönemde köy mıntıkası otlatılmaktaydı. Bu gün için bu düzen bozulmuştur. Bu da arıların bal topladığı çiçeklerin gelişme döneminde koyunlar tarafından çiynenmesine ve arılar için elverişsiz hale gelmesine sebep olmaktadır. Ayrıca bazı bölgeler zamanında otlatılmadığı için merada yenilenme sağlanamamakta ve arıların bal toplaması için ortam oluşmamaktadır. Köylüler koyunculuğu zor bir iş olarak arıcılığı ise riskli bir iş olarak kabul etmektedirler. 1980`yılına kadar bir koyunla bir kovanın değeri aynı iken bugun kovanın fiyatı koyundan daha azdır. Ayrıca bu yıllarda bir kg bal ile 1 kg tereyağının fiyatı da başa baş gitmekteydi. Bu gün için tereyağının fiyatının balı %30 oranında geçtiği görülmektedir.